Ebeveyn-çocuk arasında yaşanan sorunların
temelinde aile içi iletişim, eğitim sistemi ve sokak kültürünün yattığını
belirten Nisanur Dergisi Yazarı Elif Yüksek, Kur’an ve sünnete göre bir eğitim
sisteminin yeniden oluşturulması gerektiğini söyledi.
Toplumda yaşanan dönüşüm ile
birlikte aile içerisindeki anlaşmazlıklar hakkında değerlendirmelerde bulunan “En İyi Aile
Dergisi” ödülüne sahip olan Nisanur Dergisi Yazarı Elif Yüksek, toplumun
kanayan yarası haline gelen bu durumun sadece aile den kaynaklanmadığını, bunun
eğitim sistemi, sokak kültürü gibi birçok sebebinin olduğunu söyledi. Yüksek,
çözüm için ise Kur’an ve sünnet eksenli bir eğitim sisteminin oluşturulması
gerektiğini ifade etti.
Ebeveynler çocuklarıyla iletişim kurarken,
onları yetiştirirken sevgi ve saygıyı ön plana çıkararak çok güçlü bir bağ
kuramadıklarına dikkat çeken Yüksek, maneviyatı önceleyen bir sistemin
oluşturulması gerektiğini vurguladı.
Yüksek şunları söyledi: “Bizler,
‘anne ve babana öf bile deme’ diye buyuran aynı zamanda çocuklarına hitap
ederken ‘yavrucuğum’ ifadesinden de geri durulmaması gerektiğini öğütleyen bir
dinin mensubuyuz. Bu açıdan bakıldığında dinimizin hem ebeveynlere hem
evlatlara yönelik çok güzel tavsiyeleri var. Bunlar genelde hem eğitim
sisteminde hem de ebeveyn çocuk ilişkisinde başvurulan mecralarca sümenaltı
edildiği için sağlıklı bir iletişim kurulamıyor. Eğitim sistemi yeniden
kurulurken koruyucu bir sistem olabilmesi adına ilim ve irfanla birlikte
dinimizin tüm güzellikleri ivedilikle sisteme geçirilerek birey ve toplumun
sağlığı için, toplumun ıslahı için çok önemlidir."
"NESLİMİZİ TEHLİKELERDEN
KURTARMAYA YÖNELİK BİR ÇABANIN İÇERİSİNDE OLUNMALI"
Ailelerin de kendilerini gözden
geçirmesi gerektiğini belirten Yüksek, "Çünkü ciddi anlamda bilgiye
ulaşabildiğimiz bir çağdayız. Tabiri caizse bir tık uzağımızda. Bu nedenle
çocuklarıyla iletişim sorunu yaşayan, onların dünyasına ulaşamayan anne ve
babalar için de çok ciddi çözümler mümkün. Zira şu an özellikle ülkemizde
gençliğe model olarak sunulan tüm programlarda ön plana çıkan durumlar ülke
olarak sitem ettiğimiz konular. Ancak ne yazık ki, çözüme yönelik çoğumuz elini
taşın altına koymuyor. Bütün bu durumlar göz önünde bulundurularak aile, toplum
ve eğitim sisteminin bir an önce ortak bir paydada buluşarak neslimizi,
geleceğimizi bu tehlikelerden azad etmeye yönelik çabalarda bulunması gerekir.
Bunu yaparken de ilim ve irfanın kaynağı olan Kur’an ve sünnete
başvurulmalıdır. Dua ve niyazımız hayırlı evlatlar, hayırlı anne babalar,
sağlam ilişkiler ve maneviyatı sağlam güçlü bir toplumdur. Bu kavli duanın
fiili duaya ulaşabilmesi adına da her birimizin üzerine düşeni yapması gerekmektedir.”
ifadelerini kullandı. HABER MERKEZİ
0 yorum