36,3494
34,4132
2.838,12
Peygamber Sevdalıları adına basın açıkmasını okuyan Kemal Altunbaş, "Mü'minler içinde öyle yiğitler var ki, Allah'a verdikleri söze dâimâ bağlı kalmışlardır. Onlardan kimi sözünün gereğini yerine getirip O'nun yolunda can vermiş, şehid olmuştur. Kimi de şehid olmak için sırasını beklemektedir. Onlar, verdikleri sözü asla değiştirmemişlerdir." ayetiyle başladı.
"Dünya kör, dünya sağır, dünya suskun"
Tüm insanlığa seslenen Altunbaş, "Ümmetin vurdumduymazlığından dolayı, siyonist işgal rejimi, Gazze, Batı Şeria, Lübnan ve Yemen'de bir yıldan fazladır soykırım yapıyor. Dünya kör, dünya sağır, dünya suskun. Dünyanın bu suskunluğu çoğu çocuk ve kadın olmak üzere 45 binden fazla insanın katledilmesine neden oldu. Hiçbir ölçü ve kaide tanımayan siyonist işgal rejimi, hastaneleri, okulları, camileri; fırınları, kamu binalarını ve sivil yerleşim yerlerini bombalayarak soykırım suçlarını işlemeye devam etmektedir. Sözün bittiği yerdeyiz. Yaşanan zulümleri anlatmaya kelimeler yetmiyor artık. Gazze ve Lübnan çağımızın Uhdud'u oldu. Gazze'de bedenler bombaların altında yanıyor. Gazze'de yerinden edilmiş insanların çadırları bombalanıyor. Çadırların bombalaması sonucu çoğu çocuk ve kadın olmak üzere onlarca Gazzeli diri diri yanarak can veriyor. İnsanların diri diri yanmasını seyreden ümmet utansın, insanlık utansın. Gücü elinde bulundurup, yaşanan bu soykırıma seyirci kalanlara yazıklar olsun." ifadelerini kullandı.
"Uluslararası sistem ahlaken, fikren, fiilen çöktü"
Savaş değil, bir katliam, bir soykıım yaşandığına dikkat çeken Altunbaş,"Uluslararası kurumlar çöktü. Daha da kötüsü, insanlık bütün değerleriyle birlikte bu katil rejim ve onu koşulsuz destekleyen emperyal güçler karşısında zilleti tercih etmektedir. Bu katliamlar bir savaş değil, tam anlamıyla soykırımdır. Yapılan bu soykırımı siyonist rejim tek başına yapmamaktadır. Bilakis fiili olarak başta büyük şeytan ABD olmak üzere İngiltere, Fransa, Almanya ve diğer batılı devletler, bu katliamın suç ortadığıdırlar. Ayrıca siyonistlerle ticareti kesmeyen aciz devletler de bu soykırım suçundan beri değillerdir. Bu katil sürülerinin soykırımı tüm uluslararası hukuk, insan hakları ve insanlık onuruna karşı açık bir ihlal teşkil etmektedir. İslam ülkelerinin korkaklık ve ihtilaflarından istifade eden siyonist işgal rejimi, soykırım ve işgal politikalarını Gazze dışına taşımıştır. Lübnan'a yapılan saldırılar Lübnan ile de sınırlı kalmayacaktır. siyonistlerin işgalci politikalarına karşı önlem alınmazsa, tüm bölge ülkeleri aynı tehlike altındadır. Bugün Gazze ve Lübnan, yarın Mekke, Kahire, Bağdat, Tahran, Diyarbakır ve Ankara aynı tehlike ile karşı karşıya kalacaktır." şeklinde konuştu.
"Daha ne zamana kadar bebeklerin katledilmesini seyredeceksiniz?"
Dünya lidelerine seslenen Altunbaş, "Buradan bir kez daha haykırıyoruz. Ey devlet liderleri! Yeter artık, daha ne zamana kadar kadın, çocuk ve bebeklerin katledilmesini seyredeceksiniz? Bir kez daha başta Türkiye olmak üzere İslam ülkelerine acil harekete geçme ve Gazze'deki katliamı durdurmak için siyasi ve insani sorumluluklarını üstlenme çağrısında bulunuyoruz. Gazze'de işlenen soykırım ve suçlardan tamamen sorumlu olan ABD’nin Türkiye’de kullanmış olduğu üsler kapatılmalıdır. siyonist işgal rejimine karşılık veren Yemen, İran ve Lübnan desteklenmelidir. siyonist işgal rejimine destek sağlayan ürünlerin satışı yasaklanmalıdır. Üçüncü ülkeler üzerinden siyonist işgal rejimine petrol sevkiyatı başta olmak üzere ticaretin her türlüsünden vazgeçilmelidir. Meclis'e sunulmuş olup uzun süredir bekletilen, Gazze’de soykırım suçunu işleyen Türkiye vatandaşı siyonistlere yönelik çifte vatandaşlık yasası kanunu ivedilikle kanunlaşmalıdır." çağrısında bulundu.
"Bu dava çok büyüktür, en iyilerimizi feda etmek gerekir"
Şehid Yahya Sinvar'ın İslam için çok çile çektiğine değinen Altunbaş, "siyonist soykırımın vahşice devam ettiği bir dönemde dünyaya gözlerini açmış, çocukluğundan ta bugüne kadar işgale karşı direnmiş ve kararlılık içinde mücadele etmiş. 22 yılını siyonist işgal zindanlarında geçirmiş, siyonist işgal rejiminin zulümlerini iliklerine kadar hissetmiş. siyonist işgal rejiminin Gazze'yi işgal ettiği 7 Ekim 2023'ten bu yana halkı arasında yaşamış, halkının yaşadığı çileleri çekmiş, en ön saflarda siyonist işgal rejime karşı savaşmış cesur komutan HAMAS lideri Yahya Sinvar'ın şehadetini tebrik ediyoruz. Yahya Sinvar'ın mücadelesi, sadece Gazze'nin değil, tüm İslam dünyasının izzet ve onur mücadelesidir. Bu dava çok büyüktür, en iyilerimizi feda etmek gerekir. Bu sebeple Yahya Sinvar’ın şehadeti, Filistin davasına ve direnişe asla bir son getirmeyecektir. Aksine direnişin dalga dalga yayılmasına ve zaferine vesile olacaktır. O’nun şahsında bir kez daha tüm şehitlerimizi ve direniş erlerini selamlıyoruz." dedi.
"Direniş bitmeyecek, mücadele durmayacak"
Gazze'deki mücahitlerin İslam uğruna tüm dünyalıklardan vazgeçtiğine değinen Altunbaş, şunları kaydetti:
"Bu dava, bu mücadele kıyamete kadar sürecektir. Bu davanın yükünü omuzlarına taşıyan nice yiğitler, ya zafer gelene kadar mücadele edecek ya da şehid olacağı günü bekleyecektir. Bu zorlu mücadelede şehit olan tüm yiğitlerimizi rahmetle anarken, onların izinden yürüyen her bir direniş erini yürekten selamlıyoruz. Rabbimizden dileriz ki bu kutlu davada zaferin sancaktarı olacak nice kahramanlar çıkmaya devam etsin. Direniş bitmeyecek, mücadele durmayacak ve adalet er ya da geç tecelli edecektir. Bizler, Gaziantepli Müslümanlar olarak, siyonist işgal rejimi, denize dökülüp haritadan silinene kadar azim ve kararlılıkla Kudüs davasını savunmaya ve destek vermeye devam edeceğiz inşaallah." ifadelerini kullandı.
Basın açıklaması okunan duanın ardından sona erdi. (İLKHA)