16 Mart 1988 tarihinde
emperyalistlerin Baas rejiminin eliyle gerçekleştirdiği ve binlerce Kürd'ün
katledildiği, yüz binlercesinin de kendi topraklarından sürüldüğü Enfal
operasyonunun son halkası olan Halepçe Katliamı, 31'inci yılında ilk günkü acı
ve hüzün ile anılıyor.
Halepçe Katliamı'nın yıl dönümü
dolayısıyla İLKHA’ya açıklama yapan Gazetemizin yazarı Sadullah Aydın, Halepçe
halkının dindar Kürdlerden oluşmasından ötürü onlara yönelik korkunç kimyasal
katliamın görmezden gelindiğini belirtti.
Aydın, Amerika, israil ve
Avrupa'nın dindar Kürdlerden nefret ettiğini; ama emperyalist emellerine hizmet
edecek, paralı asker olarak kullanacağı, kanını pazarlayacağı Kürd'ü ise
sevdiğini söyledi.
"KATLİAM BATILI İŞGALCİ
ÜLKELERİN DESTEĞİYLE YAPILDI"
Halepçe katliamının üzerinden 31
yıl geçmesine rağmen acının dinmediğini aktaran Aydın, "Modern tarihte
Müslüman halklara yönelik çok büyük katliamlar, soykırımlar yaşanmıştır. Bu
katliamların hemen hepsi ya bizzat Batılı işgalci ülkeler tarafından
yapılmıştır ya da onlara bağlı, uşak yönetimler tarafından
gerçekleştirilmiştir. Müslüman Kürd halkına yönelik gerçekleştirilen Enfal ve
Halepçe katliamı da bunlardan biri, belki de en acısıdır. Halepçe katliamı
Müslümanlara yönelik gerçekleştirilen en korkunç katliamlardan biri olmasına
rağmen çok az tepki uyandırmıştır." dedi.
"HALEPÇE HALKI DİNDAR
KÜRDLERDEN OLUŞTUĞU İÇİN KATLİAM GÖRMEZDEN GELİNDİ"
Bu vahşi katliamın görmezden
gelindiğini aktaran Aydın, "Bunun üç temel nedeni vardır; bunlardan biri
katliamı gerçekleştiren Saddam'ın o dönem Amerika, israil ve Avrupa'nın
desteğiyle İran İslam Cumhuriyetiyle savaşmasıdır. Batı adına İran'la savaştığı
için Saddam'ın yaptığı cinayet ve katliamlar görmezden gelinmiş, ona her türlü
destek verilmeye devam edilmiştir. Diğer bir neden ise katliama uğrayan Kürd
halkının, özellikle de Halepçe halkının kimliğidir. Halepçe halkı dindar, Mümin
Kürdlerden oluştuğu için uğradığı katliam görmezden gelinmiştir. Bu durum hem
Kürd hem de Müslüman olmanın emperyalist güçler için ne denli büyük bir suç
olduğunun göstergesidir." ifadelerini kullandı.
"EMPERYALİSTLERE HİZMET
ETMEDİKLERİ İÇİN HALK KATLİAMA MARUZ KALDI"
Konuşmasının devamında Aydın,
şunları söyledi: "Halepçe katliamının görmezden gelinmesi emperyalist
Batı'nın dindar Kürdlere bakışını da orta yere sermiş, o şer güçlerin dindar
Kürdlere tahammülsüzlüğünü ortaya koymuştur. Evet, emperyalist, sömürgeci
güçler, Amerika ve yandaşları dindar Kürd'ten nefret eder, Kürd'ün namus ve
ahlak sahibi olmasını istemez. Kürd'e kullanacağı bir kart gözüyle bakar.
Sevdiği Kürd, emperyalist emellerine hizmet edecek, paralı asker olarak
kullanacağı, kanını pazarlayacağı, uşak Kürd'tür. Dinini, geleneklerini inkâr
edecek, halkını aşağılayacak, halkının değil, emperyalist efendilerinin
çıkarlarına hizmet edecek, dinsiz, ahlaksız, sapkın Kürd'tür. Halepçe halkı
böyle olmadığı için onlara yönelik vahşi kimyasal katliam, insanlık dışı
soykırım, on binlerce kadın ve çocuğun kimyasallarla küle dönüştürülmesi
görmezden gelindi. Hatta bu kimyasal silahları bizzat onlar, Amerika ve
Batılılar Saddam yönetimine verdi. Halepçe'de kullanılan kimyasallar Amerika
ürünüydü."
"BATI KENDİSİNDEN OLMAYANA
İNSAN GÖZÜYLE BAKMAZ"
Aydın, başta Halepçe olmak üzere
Müslüman Kürd halkına yönelik gerçekleştirilen ve 80 binden fazla masum
insanın, kadın ve çocuğun vahşice katledilmesine yol açan Enfal harekâtının
tepki görmemesinin diğer bir nedeninin de Batı'nın kendisinden olmayan, öteki
gördüğü toplumlara insan gözüyle bakmaması, onların hayatlarına değer vermemesi
olduğuna işaret etti.
Aydın, "Irkçı, kafatasçı
Batı sadece kendisinden olana değer verir, sadece kendisi için özgürlük, adalet
ve insan hakları ister. Bu anlamda ırkçı Batının tarihi; katliamlar, cinayetler
ve soykırımlarla doludur." şeklinde konuştu.
"HALEPÇE'Yİ ASLA
UNUTMAYACAĞIZ"
Halepçe
katliamını asla unutmayacaklarını vurgulayan Aydın, son olarak şunları
kaydetti: "Halepçe katliamım üzerinden 31 yıl geçti. Ama bir asır da geçse
mazlum Halepçe halkının acısı yüreklerimizi yakmaya devam edecek. Özgür
halkların, mazlum ümmetin gözlerinde yaş olup akacak. Halepçe’yi asla
unutmayacağız. Ağıtlar yakarak çocuklarını arayan dedenin inlemelerini,
yavrusuna sımsıkı sarılan babanın cansız yüzündeki derin hüznü, kapı
eşiklerinde kucak kucağa sığınıp dehşet içinde ölümü bekleyen yavruların o
kahredici görüntülerini, kapkara kesilmiş bedenleri, siyah bulutları asla
unutmayacağız. Onların katillerine lanet etmekten, o korkunç cinayetin
ortaklarına düşmanlığı vazife bilmekten vazgeçmeyeceğiz." AHMET KÖLGE
0 yorum