image

15 metrekarelik dükkânında babasından devraldığı marangozluk mesleğini sürdüren 62 yaşındaki Nevzat Yaşar, fabrikasyon ürünlerin yaygınlaşmasına rağmen mesleğini yarım asırdır severek icra edip yaşatmaya çalışıyor.
Çocuk yaşlarda babasının yanında marangozluğa başlayan Yaşar'ın, ahşaba verdiği şekiller yarım asırdır ekmek teknesi oldu. Yaşar, 15 metrekarelik iş yerinde, kapı ve pencerenin yanı sıra bebek beşikleri ile ilkokul çocukları için ahşap evler gibi çeşitli ürünler ortaya çıkarıyor.
Evin en büyük çocuğu olduğu için bütün yükü sırtında taşımak zorunda kaldığını ve bu mesleği sürdürdüğünü ifade eden Yaşar, mesleğinden çok memnun olduğunu ve severek yaptığını dile getirdi.
"TALAŞ KOKUSUNU ÇOK SEVDİĞİM İÇİN BU MESLEĞİ DEVAM ETTİRİYORUM"
Yaşar, "Ahşap doğramanın revaçta olduğu eski yıllarda bu meslek bambaşkaydı. O dönemde ahşap doğramaya oldukça talep vardı. Kapı, pencere doğramanın yanında kereste ve çatı işleri ile de uğraşıyorduk. Bu mesleğin temiz ve çok güzel bir ahşap kokusu vardır. Bu mesleği çok seviyorum. Makinede çalışırken üzerime gelen talaş kokusunu çok sevdiğim için bu mesleği devam ettiriyorum. Başka meslek yapmaktansa bu mesleği tercih ediyorum çünkü diğer mesleklere nazaran bu meslek daha rahat. Demircilik, kalıpçılık gibi mesleklerin büyük bir zorluğu var. Ağaç doğramadan sonra piyasaya çıkan MDF'nin tozunun insan sağlığına büyük bir zararı var ama ağaç doğramanın insan sağlığına hiçbir zararı yok. Tamamıyla ağaç ve çam kokusu geliyor. Çok sağlıklıdır." dedi.
"TEKNOLOJİNİN GELİŞMESİYLE İŞLER DURDU"
"Bütün inşaatların kapı ve penceresini biz yapıyorduk ve kıymetimiz biliniyordu." diyen Yaşar, şimdilerde ise kıymetlerinin kalmadığını belirtti.
Yaşar, "İnsanlar eskiden bir an önce kapı ve penceresini yaptırmak için 1-2 ay sıraya girerdi. O zamanlarda pek usta da bulunmuyordu ve teknoloji de gelişmemişti. Şimdi ise teknoloji gelişti ve bu nedenle bizim işlerimiz de durdu. Şimdiki teknolojide malzemeyi makineye veriyorsunuz, ölçüleri giriyorsunuz, öbür taraftan kapı çıkıyor. Bazı insanlar halen ahşap kapıyı tercih ediyor. Benim çocuklarım bu mesleği tercih etmedi. Tercih etmelerini çok isterdim. Sonuçta babadan, dededen kalma bir meslek. Dedemlerin döneminde makineleşme yoktu. Elleri ile çalışıyor, takımlarını sırtlarına alıp köylere gidiyorlardı. Şuna bir kapı, diğerine bir pencere yapıyorlardı ve çok zorluk çektiler. Bizler ise o zorluğu görmedik." ifadelerini kullandı.
"ÖLÜNCEYE KADAR BU MESLEĞİ DEVAM ETTİRMEYE KARARLIYIM"
Yaşar, son olarak şunları kaydetti: "Allah'a hamdolsun işlerimiz eskiye nazaran kötü olsa da geçimimizi sağlıyoruz ve sonuçta baba mesleğidir. Eskiden bilirdiniz, iyi bir kazanç elde edeceksiniz. Fakat şimdi ise bir iş aldığınız zaman 'Acaba zarar edecek miyim?' diye düşünüyorsunuz. Şimdilerde malzeme alıyoruz 10 TL'ye, ertesi gün bir bakmışız olmuş 20 TL. Ama ölünceye kadar bu mesleği devam ettirmeye kararlıyım." Ahmet Kölge
 

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *