DİSDER (Doğa İçin Sanat Derneği), DOĞÇEP (Doğu Anadolu Çevre Platformu), Diyadin Çevre İnisiyatifi, VAN ÇEVDER (Van Çevre Koruma Derneği) ve Zilan Ekoloji Platformu'nun çağrısıyla bir araya gelen Türkiye Çevre Platformu, Ekoloji Birliği, İklim Adaleti Koalisyonu ve Doğaya Güç Kat Ağı gibi onlarca örgüt, saat 14.00'te Mollakara Köyü'nde düzenlenecek kitlesel basın açıklamasına katılacak.
Batman Çevre Platformu'ndan Tam Destek
Batman Çevre Platformu Dönem Sözcüsü ve Batman Çevre Gönüllüleri Derneği Başkanı Hasan Argunağa, Ağrı Diyadin'deki altın madeni arama çalışmalarına karşı Türkiye'nin önde gelen çevre ve ekoloji örgütleri ile bölge barolarının yekvücut bir tepki göstereceğini açıkladı. Argunağa, çağrıda bulunarak şunları söyledi:
"Türkiye'nin her köşesinden çevre ve ekoloji örgütleri ve yaşam savunucuları olarak, 'Diyadin İliç Olmasın' demek için 29 Mayıs'ta saat 14.00'te Ağrı Diyadin Mollakara Köyü'nde düzenleyeceğimiz basın açıklamasında buluşuyoruz ve herkesi bekliyoruz."
"Mollakara Altın Madeni, Anadolu'nun En Büyük Eko-Kırım Projesi Riski Taşıyor"
Yayınlanan ortak basın açıklamasında, Mollakara Altın Madeni projesinin taşıdığı risklere dikkat çekildi. Açıklamada, maden sahasının kritik konumu şöyle vurgulandı:
"Anadolu’nun en büyük eko-kırım projesi olma riski taşıyan Mollakara Altın Madeni, Murat Nehri ve kollarının tam ortasında ve deprem fayının üzerinde, dahası sönmemiş bir volkan olan Tendürek Dağı’nın yakınında yer alıyor. Proje sahasının çevresinde birçok aktif kırık ve faylar bulunmaktadır ve rakımın yüksek oluşu nedeniyle olası bir felakette önü alınmaz zayiatlar oluşacaktır."
6 Köy İçin Yok Oluş Haberisi: 190 Metre Uzaklık!
Diyadin altın madeninin 3 ayrı ÇED alanında ve 6 köyün ortasında konumlandığı belirtilen açıklamada, maden sahasının en yakınındaki Mollakara köyüne mesafesinin sadece 190 metre, en uzaktaki köye mesafesinin ise 2.2 km olduğu ifade edildi. Bu durumun 6 köy için adeta bir "yok oluş habercisi" olduğu dile getirildi.
Siyanür Tehlikesi ve "Yeni Bir İliç" Uyarısı
Mollakara altın arama çalışmaları 2004 yılında Amerikan şirketi Newmont Mining Corporation tarafından başlatılmış, 2008'de Koza Altın İşletmeleri'ne geçmiştir. 2012 yılında "ÇED Olumlu" kararı verilen madenin bu yıl işletmeye açılması planlanıyor. Projenin işletme ömrü 4 yıl olarak belirlense de, ruhsat süresi 2022-2042 arası yani 20 yıl olarak alındı.
Açıklamada, Koza Altın Madeni'nin toplam 470 hektarlık 3 ayrı ÇED alanında üretime başlayacağı ve altın tenör ortalamasının 0,87 gram/ton olduğu, cevher üretim metodu olarak siyanür kullanılacağı bilgisi paylaşıldı. Rapordaki verilere göre 11.115.760 ton cevher ve 12.108.356 ton pasadan oluşacak bu projenin "devasa bir doğa yıkımı" anlamına geldiği belirtildi.
Çevre örgütleri, nihai ÇED raporundaki verilerin ve bölgede inceleme yapan bilim insanlarının açıklamalarının, İliç'te yaşananlardan ders alınmadığını ve önümüzdeki yıllarda "yeni bir İliç faciasının" Türkiye'yi beklediğini gösterdiğini vurguladı.
Basın açıklaması, şu çağrıyla son buldu:
"İşte bu nedenle bizler Diyadin'de buluşacağız ve 29 Mayıs 2025'te madene en yakın noktada düzenleyeceğimiz Basın Açıklamasında şöyle sesleneceğiz: 'DİYADİN – MOLLAKARA BİR ALTIN MADENİ DEĞİL, BİR EKO-KIRIM PROJESİDİR! GELECEĞİMİZİ YOK ETMEYİN VE DİYADİN-MOLLAKARA’DA YENİ BİR İLİÇ FELAKETİ, BELKİ DE DAHA YIKICISI YAŞANMADAN ÖNCE BU PROJEYİ İPTAL EDİN!'"
Çağrıcı Kuruluşlar Arasında: DİSDER, DOĞÇEP, Diyadin Çevre İnisiyatifi, VAN ÇEVDER, Zilan Ekoloji Platformu, Türkiye Çevre Platformu, Ekoloji Birliği, İklim Adaleti Koalisyonu, Doğaya Güç Kat Ağı, Ağrı Barosu, Batman Barosu, Diyarbakır Barosu, Iğdır Barosu, Muş Barosu, Van Barosu, Batman Çevre Gönüllüleri Derneği ve daha birçok sivil toplum kuruluşu yer alıyor.
