BAKTIM APARTMANLAR HEPSİ KÂĞIT GİBİ DÜŞÜYOR
Depremin yaşandığı illerden Hatay’da yaşayan aile depreme
yakalandıkları anları, deprem sonrası Hatay’da yaşanan yıkımı anlattı. Depreme
evinde yakalanan Rami Dail ,“Pazar günü saat 4.18 geçe yatarken, baktık yatak
sallanmaya başladı. Korkmadım, dedim normalde oluyor. Hafif bir şekilde sallanmaya
başladı. Eşimle çocuklarımla ayağa kalktık. Baktık şiddetlenmeye başladı.
Çocuklarımı hanımı aldım. Çok şükür evimiz giriş kattı. Sokağa çok yakın. Bahçeli
eski ev. Baktık ev düşecek, dışarı attık kendimizi. Çok şükür düşmedi. Benim
evim 70 yıllık. Çıktık dışarıya baktım apartmanlar hepsi kâğıt gibi düşüyor.
Benim evimin önünde müsait bir alan vardı, mahallede kurtulan herkes oraya
geldi. Yağmur sel gibi. Elektrikler kesildi. Kulaklarımızda basınç oldu
duyamıyorduk. Yağmurun altında 15 20 dakika bekledik. Sonra sallantı durdu.”
dedi.
“SOKAKLAR DEĞİŞMİŞTİ HER ŞEY YERDEYDİ”
Yaşadıkları şoku üstünden atmaya çalıştıklarını belirten
Daya, “Aşağı mahalleye indik. Annemle babamın olduğu mahalleye, onların
durumuna bakmak için. Biz beş kardeş aynı mahallede oturuyoruz. Sokaklar
değişmişti, her şey yerdeydi. Hiçbir dükkân kalmadı, hiçbir apartman kalmadı.
Antakya’da hiçbir sağlam yer kalmadı.” diye söyledi.
“FELAKET BİR ŞEY, ÇOK BÜYÜK BİR FELAKET”
Zor geçen ilk saatlerde yaşananları aktaran Dail, “İleride
bir benzin istasyonu vardı. Hepimiz oraya gidip altına sığındık. Bir iki saat
bekledik orada. Yağmur sel gibi ve yer hala sallanıyordu ama hafif
sallanıyordu. İki üç saat bekledikten sonra güneş doğdu. Güneş doğduktan sonra
durumlar iyileşti biraz. Çocuklarımı eşimi aldım bacımın mahallesine götürdüm. Bizim
arka mahallede. Bacımın mahallesinde üstü kapalı Pazar yeri vardı güvenli bir
yer. Pazarın içinde bekledik. Çok şükür hepimiz orada buluştuk, herkes iyiydi.
Kimseye bir şey olmadı. Felaket bir şey, çok büyük bir felaket. Antakya’da üç
gece kaldık. Benim eniştemin üç amcası Batman’da var. Onlar bize ulaşmaya
çalıştı. Bize ulaştıktan sonra araç gönderdiler. Bizi oradan aldılar. Şu an beş
aileyiz, on dokuz kişiyiz. Çok şükür idare ediyoruz.” dedi. M. ŞERİF DURMAZ





