Devletlerin önce müesseseleri
halka faydalı olsun diye yasal olarak var ettiğini ifade eden Yamaç,
“Sonrasında bu müesseseleri yöneten kişiler değiştikçe kurumun vatandaşa karşı
davranışı da değişir. Devletin var ettiği ve korumaya aldığı bu tip kurumlar kontrol
edilmediği ve iyi denetlenmediği taktirde, vatandaşı ezen ve haklarını hiçe
sayan bir mekanizmaya dönüşmüş olur. Günümüz dünyasında Enerji ihtiyacı, ekmek
ve su gibi temel bir ihtiyaçtır. Enerji temel bir insan hakkıdır. Enerjisiz bir
hayat zor ve çekilmezdir.” dedi.
İyi hesaplanmadan enerji
şirketleri lehine çıkarılmış yasaların sosyal huzursuzluğa sebep olduğunu
vurgulayan Yamaç şöyle devam etti: “Temel bir ihtiyaç ve stratejik olan bir
fayda, özel sektörlere devr edilemez. Mevcut iktidar ve bileşenleri bu tür
özelleştirmelerle bu hataları gerçekleştirmiştir. Adalet gözetilmeden üretilen
yasalarla var edilip halkın arasına salınmış bu kurumsal işletmelere karşı
örgütlü hareket etmek bir ihtiyaç haline gelmiştir. Hata da olsa iktidarın özel
sektöre bu stratejik kurumların devrini sineye çektik fakat bu kurumların halka
davranışları kendilerini yasama, yargı ve yürütme yerine koymalarını
anlayamadık ve anlamakta zorluk çekiyoruz. İktidar partisinin ne kadar büyük
hatalar yaptığını, yarattığı şirketlerin binlerce ipe sapa gelmez
uygulamalarından daha iyi anlıyoruz.”
“İNSANLARIN TEMEL HAKLARINI
İHLAL EDEN UYGULAMALAR ANAYASAYA AYKIRIDIR”
Şikâyet edilen ve şikâyetinin
anında çözülebileceği hiçbir mekanizmanın olmadığını dile getiren Yamaç,
“Enerji temel bir ihtiyaç olduğu için vatandaş enerjisi kesilmişse onu açtırmak
için hangi ceza önüne konulursa o cezayı ödemek zorunda kalıyor. Ve sonrasında
dava açmadaki zorluklar ve maddi, manevi külfetten dolayı yüzde 100 haklı olsa
bile dava açmayı uzun süren yargılamalarla yıpranmayı göze alamadığı için
mağdurlar dava açmaktan vaz geçiyor. Fakat haksızlığa uğradığını yüzde 100
biliyor. İktidarın özelleştirilen kurumlara verdiği bu ipe sapa gelmez özgürlük
biçimi vatandaşa, işletmelere ve ülkeye zarar veriyor. Sınırsız özgürlük, birey
için olmadığı gibi kurumlar için de yoktur. İnsanların temel haklarını ihlal
eden uygulamalar ve dayandığı yönetmelikler anayasaya aykırıdır.” ifadelerini
kullandı.
“YASALARIN ARKASINA SAKLANARAK
ZULÜM YAPAN KURUMLARA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNMAYA DAVET EDİYORUZ”
Hiçbir tebligat yapılmadan yasal boşluklardan yararlanarak vatandaşın 3 ile 7 gün arasında enerjisinin kesilmesinin katmerli bir zulüm çeşidi olduğuna işaret eden Yamaç son olarak şunları söyledi: “Enerjisi kesilen ev veya iş yerinde kimse var mı, yok mu? Oksijen makinasına bağlı insan var mı, yok mu? İş yerlerinde bozulabilir ürünler var mı, yok mu? Hiç bir hesap, kitap yapılmadan enerjinin kesilmesi suçtur ve zulümdür. Bu tür uygulamalardan dolayı mağdur olan Batman halkını, başta bu tür enerji şirketleri olmak üzere yasal boşluklardan beslenen ve yasaların arkasına saklanarak zulüm yapan kurumları perşembe günü suç duyurusunda bulunmaya davet ediyoruz.”





