Türkiye Gündemine Bomba Gibi Düştü: Gazeteci Fatih Altaylı Tutuklandı!
Türkiye'nin tanınmış gazetecilerinden Fatih Altaylı'nın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik "tehdit ve hakaret" içerdiği ifadeleri nedeniyle tutuklanması, ülke gündeminin ilk sırasına oturdu. Dün akşam saatlerinde İstanbul'daki evinde gözaltına alınan Altaylı, sabah saatlerinde adliyeye sevk edildi ve akşam saatlerinde gelen haberle tutuklandığı kesinleşti.
Gözaltından Tutuklamaya Uzanan Süreç
Süreç, Fatih Altaylı'nın 20 Haziran 2025 tarihinde kendi YouTube kanalında yaptığı bir yayın sonrasında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın re'sen (kendiliğinden) soruşturma başlatmasıyla başladı. Soruşturma kapsamında, "Cumhurbaşkanını Tehdit" suçlamasıyla hakkında gözaltı kararı verilen Altaylı, 21 Haziran akşamı Teşvikiye'deki evine gelen polis ekipleri tarafından gözaltına alındı. Geceyi emniyette geçiren Altaylı, bugün sabah saatlerinde Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'ne getirildi.
Burada soruşturmayı yürüten savcıya yaklaşık iki sayfalık bir ifade veren Fatih Altaylı, savcılık tarafından tutuklama talebiyle Nöbetçi Sulh Ceza Hâkimliği'ne sevk edildi. Mahkemede yapılan sorgunun ardından, Altaylı hakkında tutuklama kararı verildi. Bu karar, hem kamuoyunda hem de medya çevrelerinde büyük bir yankı uyandırdı.
Altaylı'nın Savunması: "Tehdit Aklımdan Bile Geçmedi"
Gazeteci İsmail Saymaz'ın aktardığı bilgilere göre, Fatih Altaylı ifadesinde suçlamaları kesin bir dille reddetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı şahsen tanıdığını ve programlarında yaptığı değerlendirmelerin tamamen tarihsel veriler ve olaylar üzerinden bir analiz olduğunu belirtti. Altaylı'nın, "Bu bilgilerden bir tehdit algılanabileceği aklımın ucundan bile geçmedi," diyerek kendisine yöneltilen suçlamaların kasıtlı olmadığını vurguladığı öğrenildi.
Savunmasında, yaptığı konuşmanın bir tehdit unsuru içermediğini ve sadece tarihi bir perspektif sunduğunu ifade eden Altaylı, "Sözlerimin bu şekilde çarpıtılmasından ve tehdit gibi gösterilmesinden sorumlu değilim," ifadelerini kullandı. Altaylı, amacının hakaret veya tehdit olmadığını, sadece gazetecilik faaliyeti kapsamında bir analiz yaptığını öne sürdü.
Hukuki Tartışmalar ve Suçlamanın Niteliği
Fatih Altaylı'nın tutuklanma talebiyle sevk edildiği madde, hukuki bir tartışmayı da beraberinde getirdi. Savcılığın, Türk Ceza Kanunu’nun 310/2. maddesi olan "Cumhurbaşkanına suikast ve fiili saldırı" suçlamasına dayanarak sevk talebinde bulunduğu belirtildi. Altaylı'nın bu sevke, "Bu maddenin uygulanabilmesi için fiili bir eylem gerekir. Ne tehdidim ne hakaret kastım var. Bu nedenle sevk hukuksuz ve yasaya aykırı," diyerek itiraz ettiği öğrenildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan resmi açıklamada ise soruşturmanın, "Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef alan tehdit içerikli sözleri nedeniyle Cumhurbaşkanını Tehdit (TCK md. 310/2 delaletiyle 106/1) suçundan re’sen" başlatıldığı ve Altaylı'nın bu kapsamda yakalanarak gözaltına alındığı ifade edildi. Bu durum, önümüzdeki günlerde hukukçular arasında maddenin yorumlanmasına ilişkin tartışmaların devam edeceğini gösteriyor.
Olayın Perde Arkası ve Yankıları
Gözaltı haberini kamuoyuna ilk duyuran kişi, Fatih Altaylı'nın eşi Hande Altaylı oldu. Hande Altaylı, sosyal medya hesabından yaptığı "Az önce Fatih'i aldılar, nereye götürdüklerini bilmiyoruz" şeklindeki paylaşımla yaşananları kamuoyuna aktardı. Bu paylaşım, haberin hızla yayılmasını sağladı ve sürece dair ilk bilgiyi oluşturdu.