Diyanet İşleri Başkanlığı, 28 Ekim Cuma hutbesini
yayınlandı. Aile olmanın konu edindiğini hutbede aile kurumuna yönelik yapılan
tahribata dikkat çekildi. Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan
ve bugün Türkiye'deki tüm camilerde okunması planlanan Cuma Hutbesi şöyle;
Muhterem Müslümanlar!
Yüce Rabbimiz, bizleri kadın ve erkek olarak yaratmıştır.
Sonra da ruhlarımız sekinete ulaşsın, gönüllerimiz inşiraha kavuşsun diye bize
aile olmayı bahşetmiştir.
Aile, Cenâb-ı Hakkın lütfettiği eşsiz bir nimettir. Hayatta
sahip olabileceğimiz en değerli hazinedir. Aile, temiz bir neslin devamını,
güvenli bir toplumun inşasını sağlayan en kadim kurumdur. İnancımızın,
karakterimizin ve hayat tarzımızın şekillendiği en değerli okuldur. Aile,
Allah’ın rahmeti ile korunan, onun bahşettiği çocuklar ile gelişen ve
güzelleşen sevgi, huzur ve güven ortamıdır.
Aziz Müminler!
Aile olmak, kadın ve erkeğin meşru nikâhla bir yuva
kurmasıdır. İki ömrün bir bütün olması, iki gönlün bir can olmasıdır. Aile
olmak, Yüce Rabbimizin “Eşleriniz sizin için bir elbisedir, siz de
eşleriniz için birer elbisesiniz”[1] ayetine gönülden bağlanıp tıpkı bir elbise
gibi örtücü, koruyucu ve uyumlu olmaktır.
Aile olmak kadar aileyi korumak da önemlidir. Aileyi
korumak, eşlerin şefkat, merhamet ve sadakatle birbirlerine bağlanmalarıdır.
Her türlü günah ve haramdan birbirlerini korumaları, iffet ve onurlarını
muhafaza etmeleridir.
Kıymetli Müslümanlar!
Aile kurumuna yönelik fıtrata aykırı her türlü tahribatın
hızla yayıldığı bir çağda yaşıyoruz. Ailenin, insanın özgürlüğünü kısıtladığı,
sorumluluk üstlenmeden tek başına yaşamanın daha cazip olduğu fikri
özendiriliyor. Hâlbuki aile olmak Yüce Rabbimizin emri, Peygamberimizin
sünneti, insan fıtratının bir gereğidir. Nitekim Cenâb-ı Hak Kur’an-ı Kerim’de
şöyle buyurmaktadır: “İçinizden kendileri ile huzura kavuşacağınız eşler
yaratıp aranızda muhabbet ve rahmet var etmesi, Allah’ın varlığının
delillerindendir. Bunda düşünen bir toplum için elbette ibretler vardır.”[2]
Allah Resûlü (s.a.s) ise bizleri aile kurmaya şöyle teşvik etmektedir: “Nikâh
benim sünnetimdir. Benim sünnetime uygun davranmayan benden değildir…”[3]
Değerli Müminler!
Yüce dinimiz İslam’ın hayat veren ilkelerine hep birlikte
sımsıkı sarılalım. Allah’ın emrine ve fıtratımıza uygun, nezih bir aile hayatı
yaşamaya gayret edelim. El ele, gönül gönüle vererek, var gücümüzle aile
kurumunu ve değerlerini ayakta tutmak için çaba gösterelim. Unutmayalım ki
sağlıklı, güçlü ve huzurlu bir toplum, ancak meşru nikâhla kadın ve erkeğin
kurduğu aile ile mümkündür.
Aziz Müslümanlar!
Ailenin kurulması, korunması ve güçlendirilmesi noktasında
her birimize ayrı ayrı görev ve sorumluluklar düşmektedir. Bu doğrultuda
müftülüklerimiz bünyesinde Aile ve Dini Rehberlik Merkezleri bulunmaktadır. Bu
merkezlerde genci, yaşlısı, kadını ve erkeğiyle toplumumuzun bütün fertlerine
alanında uzman hocalarımız ve manevi rehberlerimiz tarafından aileye yönelik
dini rehberlik hizmeti sunulmaktadır. Ayrıca Başkanlığımız tarafından yazılı ve
görsel yayınlar marifetiyle aile konusunda toplumumuz nezdinde bilinç ve
duyarlılık oluşturulmaya devam edilmektedir. Bu vesileyle Başkanlığımız
tarafından aileye yönelik sunulan bu hizmetleri siz değerli kardeşlerimize bir
kez daha hatırlatmak istiyorum.
Hutbemi Kur’an-ı Kerim’de bize öğretilen şu dua ile
bitiriyorum: “Ey Rabbimiz! Eşlerimizi ve çocuklarımızı bize göz aydınlığı kıl
ve bizi Allah’a karşı gelmekten sakınanlara önder eyle!”




