Teknolojiyi tamamen ortadan kaldırmanın doğru bir yaklaşım
şekli olmadığını belirten Psikolog Atalay, teknolojiyi nasıl doğru
kullanılacağının yollarını aramak, alternatifler üretmek gerektiğini söyledi.
Telefon, tablet, televizyondan gelecek tehlikelere karşı
ailelerin çocuklarını muhafaza etmesi gerektiğini vurgulayan Atalay, teknolojik
bağımlılığın sorunlara karşı baş etme becerilerini ortadan kaldırdığına dikkat
çekti.
Anne ve babaların çocuklarına bu konuda örnek olması
gerektiğinin altını çizen Atalay, ebeveynlerin çocuklarıyla vakit geçirip
birlikte aktiviteler yapmasının çocukların gelişimine ciddi katkı sağlayacağını
kaydetti.
"RAHATSIZLIĞI TANIMLAMAK ÖNEMLİDİR"
Çocuğun en ufak bir ağlama krizinde telefon, tablet veya
televizyonun rahatsızlığı giderici olarak kullanılmasının, bağımlılık riskini
artıran durumlardan bir tanesi olduğunu ifade eden Atalay, "Bu ne yapar?
Çocuğun durumlar karşısında baş etme becerilerini, yani sorunları organize
edebilme becerisini bloke etmeye başlar. İlk olarak bizim kendimizden başlayıp
rahatsız olduğumuz durumlar karşısında hem ekranı kullanmamak, rahatsızlığın
geliştirici yönünün farkında olmak, rahatsızlığı tanımlamak önemlidir."
dedi.
"EBEVEYNLERİN ÇOCUKLARIYLA AKTİVİTE YAPMALARI TEKNOLOJİ
KULLANIMINI AZALTIR"
Ailelerin çocuklarıyla çokça vakit geçirmeleri gerektiğini
vurgulayan Atalay, "Bu kitap okuma saati olabilir, çalışma saati olabilir,
bizi mutlu eden her ne durum varsa olabilir. Birlikte vakit geçirdiğimiz zaman
teknolojiyi çok fazla kullanmamış oluruz. Yapılacak en önemli şeylerden bir
tanesi, bence ebeveynlerin çocuklarıyla birlikte aktivite yapmaları teknoloji kullanımını
azaltmaya başlar." diye konuştu.
"TELEFON BERABERİNDE ÖFKE PROBLEMİNİ GETİRİYOR"
"Sürekli oyuncaklarıyla, telefonla oynayan bir çocuğun
üretkenliği de durur" diyen Atalay, şöyle devam etti: "Telefon
konuşma problemini de beraberinde getiriyor. Telefon beraberinde öfke
problemini getiriyor. Sadece telefon değil diğer ekran araçları da olabilir.
Her seferinde bu ekranları kullandığımız zaman çocukların ilerideki baş etme
becerilerine zarar vermiş oluyoruz. İlk yapacağımız şey, bizim kendimizden başlamamız
gerekir. Kendimizden başlarsak yansıması çocuğa da olur."
"TEKNOLOJİYİ AĞRI KESİCİ OLARAK KULLANMAK ZARAR
VERİR"
Ailelerin çocuklarıyla fazla vakit geçirmelerinin,
bağımlılığa karşı ciddi bir koruyucu faktör olduğunu ifade eden Atalay,
"Aile olarak çocuklarımızın hayatlarında ne kadar koruyucu faktör olarak
rolümüzü artırırsak risk faktörleri de azalmaya başlar. Aksi halde risk faktörü
hayatın her aşamasında olmaya devam edecektir. Teknoloji hayatımızın bir
parçasıdır. Bunu tamamen hayatımızdan çıkarmak anlamında söylemiyorum.
Teknolojiyi yerinde kullandığımız zaman ilerleme meydana gelirken, her süreçte
bunu ağrı kesici olarak kullanmak zarar edici bir duruma doğru yol almaya
başlıyor." ifadelerini kullandı.
"AKTİVİTELER BEYNİN ÜRETKENLİĞİNİ GELİŞTİRİR"
Konuşmasının devamında Atalay, son olarak şunları söyledi:
"Üretken bir beyin geliştirmek istiyorsak dünyayla bağlantıları kuracak
aktiviteleri yapmak çok daha yerinde olacaktır. Bunun için ne yapabilirizi
kendimize sormamız gerekir. Aileler çocuklarıyla beraber kitap okuyabilir.
Hiçbir şey yapmadan 5 dakika birbirlerini bile izleyebilirler. 5 dakika sessiz
kalabilirler. Günü değerlendirebilirler. Ne kadar gerçek hayattaki yaptığımız
aktivitelerin niteliği artarsa yerli yerinde teknoloji kullanımız faydalı olur
ama hayatın büyük bir bölümü ekrandaysa gerçek hayatta da sorunlar
yaşanacaktır."(İLKHA)




