Hz. Ali derki; “Haksızlığa
karşı susarsanız hakkınızla birlikte şerefinizi de kaybedersiniz.”
Meğer içimizde ne kadar da
“mankurtlaşmış çocuklar” varmış. Yaklaşık yüzyıldır Batı desteğindeki Siyonist
çetelerce işgal edilirken israil’i devlet kabul eden ilk bu “çocuklar” değil
miydi? Topraklarının yüzde doksanı gün be gün işgal edilirken israil’le
stratejik ittifak geliştiren yine bu çocuklardı. Filistin denilen açık hava
hapishanesinde beş milyon nüfus yaşıyorken talan ve tehcir edilmiş 12 milyon
Filistinliyi nereleri ile görüyor bu ne idüğü belirsiz çocuklar merak ediyorum.
Her gün ama her gün bir-iki Filistinli “evini beğendim artık burası benim”
deyip bir Yahudi tarafından tartaklanıp aşağılanarak evinden çıkarılan
Filistinlinin yaşadığı acıyı işkembesiyle mi hissediyor bu “Yahudi sevicisi
çocuklar.”
Yani her gün Filistin toprağı biraz daha küçülürken “bu çocukların” neresi
büyüyordu göreniniz var mı? Kalan topraklarda mahallelere bölünüp mahalleler
arası geçişler yasakken hangi Ortadoğu uzmanlığı gelişip serpiliyordu bu
“çocukların” ve hangi ekranlarda gelişmiş ego kasıyorlardı? Bir ocaktan bu yana
Siyonist çeteler tam 222 sivili katlederken hangi kınayı nerelerine yakıyordu
bu “çocuklar” bileniniz var mı? Gazze ve Batı Şeria karadan, denizden ve
havadan ablukaya alınıp bir şehir hapishanesine dönüştürülürken hangi süfli
hisleri özgürleşti bu çocukların biliyorsunuzdur. Sahilde kaç çocuk, terörist
diye Siyonist füzeleriyle vuruldu bilmez ama Fethullah Gülen gibi, korkmuş bir
Yahudi çocuk için sabaha kadar ağlar bu bizden başka herkesin çocukları.
Gazze onlarca kez dünyanın en gelişmiş hava silahlarıyla günlerce bombalanıp
her seferinde 1000-2000 çocuk ve kadın öldürüldüğünde vicdanınızı
bağırsaklarınıza saklıyordunuz “ey çocuklar”. Son cumartesi günü vicdanınızı
kalbinize koymaya çalışırken elinizin necis yerlerinize bulaştığını
görmüyorsanız bile biz görüyoruz ey israil’in necis çocukları. “Cumartesi günü”
bir yerleri çok acıyanlar Filistinli çocuklar ölürken bir yerleriniz acımış
mıydı “cici çocuklar.”
Ama biliniz ki sabah
akşam ağlama duvarı önünde ağlasanız da Siyonist çete nezdinde bir böcekten
daha değerli değilsiniz ey Siyonizm’in evlat edindiği veletler. Zira ırkçı
Siyonizm inancına göre ancak anneniz Yahudi ise siz Yahudi ve değerlisiniz.
Dünyanın geri kalanı ise sadece onlara hizmet için vardır. Siz de o hizmeti
kusursuz yapıyorsunuz ey “Siyonistlerin gayrı meşru çocukları.”
İşgal edilmiş Karabağ özgürleştiğinde Azerbaycan direnişine hep birlikte
coşarken Filistin direnişini aşağılayan aşağılıklar deyin hele bize siz kimin
çocuklarısınız? Katliam ve işgallerinden ötürü BM’nin israil’in takmadığı
aleyhine kaç karar var biliyor musunuz ey içten içe israil için içi acıyan
“çocuklar”.
Filistin’e peskevit gönderemiyorken İran’ın HAMAS direnişini silah, mühimmat ve eğitim ile ayakta tutmasını tu kaka yapan tas kafalılar; hasedinizden mi yoksa Yahudi hübbünüzden mi yapıyorsunuz deyin hele. Ya daha çok Filistinliye benziyorken Yahudi boyası ile boyanıp baloya katılan devşirilmiş dağ kaçkını Kürtler siz kimin çocuğusunuz bilen var mı? Her yeni günde başkaca bir baba bulmada mahirsiniz gayrı.
Elhasıl cumartesiden bu yana televizyonları, sosyal medyayı ve çoğunlukla iktidara yakın sözde gazeteci “çocukları” izlerken adeta cinnet geçirdim. Meğer ne büyük bir israil aşkı ve de Filistin nefreti varmış şu bizden sandığımız ancak “başkasının çocukları” olduğunu anladığımız “derin” analistlerin. İnanın bu trol ordusu parasına, konforuna, rahatına ve güce bakar. Gerisi lafügüzaftır “o çocuklar” için.