STK’lar, anlaşmanın Hamas’ın bölgesel ve uluslararası bir siyasi aktör olarak varlığının tanınması anlamına geldiğini belirterek, bunun “apaçık bir zafer” ve “İsrail’in hezimeti” olduğunu belirtti.
STK temsilcileri, iki yıllık süreçte İsrail’in okul, hastane ve ibadethane ayrımı yapmaksızın sergilediği “barbarlığı” kınadı. Açıklamada, her türlü teknolojiye ve Batı desteğine sahip olan İsrail’in, “kibir abidesi” olmasına rağmen amacına ulaşamadığı ve anlaşmayı kabul etmek zorunda kaldığı vurgulandı.
“Haydut Çetesi Ne Hukuk Dinler Ne Anlaşma”
Basın açıklamasında, Gazze şehrinin yok edildiği ve Filistin halkının ağır bedeller ödediği belirtilirken, Hamas’ın imkansızlıklar içinde destansı bir mücadeleyle direniş gösterdiği ifade edildi.
İmzalanan anlaşmaya rağmen, STK’lar İsrail’in anlaşmalara riayet etme konusundaki şüpheli tavrına dikkat çekti. Açıklamada, “İsrail denen haydut çetesi ne hukuk dinler ne anlaşma” denilerek, anlaşma görüşmeleri esnasında bile tamamen sivil amaçlı Küresel Sumud ve Özgürlük Filosu'na karşı takınılan tavrın, bu zihniyetin kural tanımazlığını ortaya koyduğu belirtildi.
Ümmetin Vahdeti ve Mescid-i Aksa Vurgusu
Sivil Toplum Kuruluşları, İslam aleminin bu süreçten ders çıkaracağını ve “ümmetin vahdetinin hızlı bir şekilde gerçekleşeceğine” inandıklarını paylaştı.
Açıklama, mevcut şartlar açısından Hudeybiye Antlaşması’na benzetilen bu anlaşmanın sonuçlarının da benzer şekilde tecelli etmesi dileğiyle sonlandırıldı. Batman STK’ları, son olarak Hamas’ın zaferini tebrik ederek, kalbi Gazze ile atan dünyanın tüm duyarlı halklarına ve topluluklarına teşekkür etti.
