Vali Yardımcısı Mustafa Caner Culukar’ın başkanlığında yapılan toplantıda, 15 Temmuz ruhunu yaşatacak programlar detaylarıyla ele alındı.
15 Temmuz 2016'da Türkiye tarihine kara bir leke olarak geçen hain darbe girişimi, milletin canı pahasına gösterdiği direnişle bertaraf edildi. FETÖ’nün dış güçlerin yardımıyla gerçekleştirdiği bu darbe girişimi, Türkiye halkının birlik ve beraberlik ruhuyla püskürtüldü. O gece meydanlara çıkan vatandaşlar, dini, manevi ve milli değerleriyle emperyalist güçlerin ve onların kuklalarının planlarını boşa çıkardı.
Bu anlamlı ve kritik dönemin yıl dönümünde Batman’da yapılacak anma programlarının koordinasyonu için bir araya gelen kamu kurum müdürleri, Vali Yardımcısı Mustafa Caner Culukar başkanlığında önemli kararlar aldı. “Zaferin Adı Türkiye” temasıyla bu yıl dokuzuncusu düzenlenecek olan 15 Temmuz etkinlikleri, Batman’da da en iyi şekilde anılacak.
Vali Yardımcısı Culukar’dan Anlamlı Vurgular
Vali Yardımcısı Mustafa Caner Culukar, toplantıda yaptığı konuşmada, 15 Temmuz’un sadece bir darbe girişimi değil, aynı zamanda milletin bağımsızlık ve demokrasi mücadelesinin simgesi olduğunu belirtti. “Bu yılki etkinliklerle, 15 Temmuz ruhunu genç nesillere aktarmak ve ülkemizin birlik ve beraberliğini pekiştirmek istiyoruz,” dedi.
Batman’da Programlar ve Etkinlikler Masaya Yatırıldı
Kamu kurumlarının temsilcilerinin katıldığı toplantıda, kent genelinde düzenlenecek anma törenleri, paneller, sergiler ve diğer etkinlikler detaylı olarak planlandı. Özellikle gençlerin ve öğrencilerin etkinliklere aktif katılımının sağlanması için çeşitli projeler üzerinde fikir alışverişinde bulunuldu.
15 Temmuz’un Anlamı ve Önemi
15 Temmuz 2016’da yaşananlar, Türkiye’nin tarihine altın harflerle yazıldı. Hain darbe girişimi sırasında halkın cesareti ve fedakarlığı, dış güçlerin planlarını bozguna uğrattı. Bu milli mücadele, Türkiye’nin geleceğine sahip çıkışın simgesi haline geldi.
Toplumsal Birlik ve Beraberlik Mesajı
Toplantıda vurgulanan bir diğer önemli nokta ise, 15 Temmuz’un sadece geçmişin değil, geleceğin de teminatı olduğu oldu. Farklı siyasi görüşler ve kültürlerden vatandaşların ortak hareket ettiği bugün, Türkiye’nin toplumsal bütünlüğünü güçlendiren bir mihenk taşı olarak kabul ediliyor.




