HÜDA PAR Genel Başkan Vekili, Batmanlı siysetçi Zekeriya Yapıcıoğlu, Batı’da Hristiyanlığın güç geçtikçe çöktüğünü, İslam’ın da hızla yükseldiğini söyleyerek Batı’nın değerlerini tükettiğini, artık değer üretemediğine dikkat çekti.

HÜDA PAR Genel Başkan Vekili Zekeriya Yapıcıoğlu, konuk olduğu Rehber TV’de gazeteci Olcay Ersoy’un sorularını yanıtladı.

Avrupa’nın ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un İslam karşıtı tutumlarını ve kara propagandalarını değerlendiren Yapıcıoğlu, Batı’nın artık değer üretemediği için İslam’a saldırdığını ama İslam güneşinin yükselmesine de engel olamayacaklarının altını çizdi.

Avrupa’da hızla artan Müslüman nüfusuna dikkat çeken Yapıcıoğlu, "Batı’da Hristiyanlık çökerken İslam yükseliyor. Fransa, Avrupa'daki en yoğun Müslüman nüfusun yaşadığı ülke. Fransa bunu durdurmak istiyor. Hatırlarsanız bir dönem ‘İslam'ı durdurun’ sloganlarıyla ortaya çıkan faşist liderler vardı. İslam’ı durduramıyorlar. İslam’ı durduramayınca yeni bir yola başvuruyorlar." dedi.

Yapıcoğlu, "Fransa’da herhangi bir dine inanmayan insanların sayısı nüfusun yarısından fazla. Hristiyanlık çöküyor ama İslam yükselişte. Fransız vatandaşları da Müslüman oluyor. Dışarıdan da pek çok Müslüman zamanında oraya göç etmiş, şimdi onların ikinci üçüncü nesil çocukları Fransa’da. Bu da şu yönden korkutuyor onları, diyorlar ki: ‘Biz önlem almazsak bir müddet sonra Müslümanlar bizi idare edecek, bu nasıl olur?’ Bu onlara kabus gibi geliyor. Dolayısıyla insanları ürkütmek için, İslam’a yönelişin durdurulması için İslam’a dair bir karikatür çizdiler: ‘Müslüman demek, kafa kesen adam demek’. Bütün bu kara propagandalarına rağmen İslam’ın yükselişini durduramadılar." ifadelerini kullandı.

"KRİZDE OLAN BATI, AHLAKİ İNSANİ VE SİYASİ KRİZLERLE YIKILIYOR"

Batı'nın, kendi değerlerini tükettiğini vurgulayan Yapıcıoğlu, "1 Ekim'de Macron’un şu sözünü hatırlayalım, ‘İslam dini bir kriz içerisinde.’ Peki gerçekten böyle mi? Onlar öyle söylüyor ama aslında İslam herhangi bir kriz yaşamıyor. Evet Müslümanlar bazı krizler içerisinde, İslam ülkeleri bazı krizler yaşıyorlar ama. Dünya Müslüman Alimler Birliği Başkanı Ali Karadaği, Macron’un bu sözlerine karşılık, ‘İslam dini, sizin kartondan ürettiğiniz sahte liderlerin günahlarından sorumlu değildir. İslam dini herhangi bir krizden geçmiyor sayın Macron, gelecek İslam’ındır. Biz başkalarının dinlerini ve kutsallarını meşru hedefler haline getiren toplumların geleceğinden endişe ediyoruz… Arap ve İslam dünyasında pek çok ülkede iktidardakilerin sizin ürününüz veya tebrik ettiniz darbeciler olduğunu size hatırlatırız. Sayın Macron, krizde olan sizlersiniz ahlaki insani ve siyasi krizlerle yıkılıyorsunuz.’ diye cevap vermişti. Hedefi 12’den vuran bir açıklama. Gerçekten Avrupa Birliği de genel anlamda ise 'Batı' bir kriz yaşıyor. Bu kriz hem insani bir krizdir hem ahlaki bir krizdir hem de siyasi bir krizdir. Çünkü artık bir değer üretemiyor." şeklinde konuştu.

"BATI DEĞERLERİNİ TÜKETTİĞİ İÇİN ÇÖKÜYOR, DİNİNİ TERK EDİNCE AHLAKINI DA KAYBETTİ"

Gazze'de bir evin enkazından 14 şehidin naaşı çıkarıldı
Gazze'de bir evin enkazından 14 şehidin naaşı çıkarıldı
İçeriği Görüntüle

1789 Fransız İhtilaline atıfta bulunan Yapıcıoğlu, ihtilalin 'Eşitlik', 'Kardeşlik', 'Özgürlük' sloganlarıyla öne çıktığını, bunun İslam ülkelerine de 'Müsavat', 'uhuvvet', 'hürriyet' kavramlarıyla pazarlandığını kaydetti.

Yapıcıoğlu, şunları söyledi: "Peki, (Batı) geldikleri nokta ne? Eşitlik dediler… Bırakın bir Müslümanı, bir başka ülkenin vatandaşı olup oraya çalışmaya veya okumaya gideni; atası, dedesi zamanında oraya köle olarak götürülmüş ana dili Fransızca olmuş aynı zamanda dindaşı olan, sadece derisinin rengi siyahtır diye Afrika kökenli bir Fransızı şu anda kendisine eşit görüyor mu Macron veya onun benzerleri? Kardeşlik diyorlar… Aile kurumu öyle bir noktaya gelmiş ki, artık kardeş yok. Bu nedenle belki de kardeş veya kardeşlik kelimesini yakında sözlüklerinden çıkaracaklar, anlamını unutacaklar. Özgürlük dediler… İşte bir bakanları çıktı dedi ki ben marketlerde helal ürün görmeye dayanamıyorum. Nerde özgürlük? Fransız vatandaşı bile olsan, diyor ki sen benim izin verdiğim kadar kendi inancını yaşayabilirsin. Halbuki inanç özgürlüğü en temel özgürlüklerdendir.” AHMET KÖLGE

Muhabir: Editör