Bağ-Kur'dan SSK'ya Geçişte 3.5 Yıl Şartı ve EYT Kapsamındaki Önemi
Emeklilik, her çalışanın hayalini kurduğu, uzun yıllar süren çalışma hayatının sonunda kavuşulan bir güvence. Türkiye'deki sosyal güvenlik sistemi, çalışanların farklı statülerde (SSK, Bağ-Kur, Emekli Sandığı) prim ödemelerine imkan tanıyor. Bu statüler arasında geçişler, emeklilik şartları ve alınacak maaş üzerinde önemli etkilere sahip olabiliyor. Özellikle "son 3.5 yıl" olarak bilinen kural, Bağ-Kur'lu olanların SSK'ya geçerek emekliliklerini hızlandırma veya maaşlarını artırma arayışında kilit bir rol oynamıştır. EYT (Emeklilikte Yaşa Takılanlar) düzenlemesiyle birlikte bu kuralın önemi bir kez daha gündeme gelmiştir.
"Son 3.5 Yıl" Kuralı Nedir ve Neden Önemlidir?
Sosyal güvenlik sistemimizde, kişinin emekli olacağı statü, prim ödeme gün sayılarının en fazla olduğu sigortalılık koluna göre belirlenir. Ancak bu belirlemede, sigortalılık başlangıç tarihine göre farklı kurallar uygulanır. 8 Eylül 1999 tarihinden önce ilk kez sigortalı olanlar için, son 7 yıllık (2520 günlük) fiili hizmet süresi içinde en fazla hangi statüde prim ödenmişse, emeklilik o statüden bağlanır. Eğer bu son 2520 gün içinde iki statüde de çalışma varsa, 1261 gün ve üzeri primin ödendiği statü esas alınır. İşte bu 1261 gün, halk arasında "son 3.5 yıl" olarak ifade edilen süredir (1261 gün / 365 gün yaklaşık 3.45 yıl).
Bu kural, özellikle Bağ-Kur'lu olanlar için önem taşır. Bağ-Kur'da emeklilik için daha yüksek prim gün sayısı (erkekler için 9000 gün, kadınlar için 7200 gün) gerekirken, SSK'da (4/a) bu süreler daha düşüktür (EYT'liler için 5000-5975 gün arası kademeli). Dolayısıyla, Bağ-Kur'dan emekli olmak yerine, son 3.5 yılını SSK'lı olarak tamamlayan bir kişi, SSK şartlarından emekli olabilmekte ve genellikle daha erken emeklilik veya daha yüksek emekli aylığı elde edebilmektedir.
EYT Düzenlemesi ve Bağ-Kur'lular İçin Durum
Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) düzenlemesi, 8 Eylül 1999 tarihinden önce sigorta girişi olan ve prim gün sayısı ile sigortalılık süresi şartlarını dolduran ancak yaş şartını bekleyen milyonlarca kişiye emeklilik yolunu açtı. Bu düzenleme, yaş şartını ortadan kaldırırken, prim gün sayısı ve sigortalılık süresi şartlarını korudu. EYT kapsamına giren Bağ-Kur'lular için de temel şartlar aynıydı: kadınlarda 20 tam yıl (7200 gün), erkeklerde 25 tam yıl (9000 gün) hizmet süresi.
Ancak, Bağ-Kur'luların SSK'ya geçişi ve 3.5 yıl kuralı, EYT kapsamında da önemini korudu. Çünkü bazı Bağ-Kur'luların prim gün sayıları yüksek olmasına rağmen, SSK prim gün sayıları daha düşük olduğu için "son 3.5 yılını SSK'lı olarak tamamlama" yoluna gittiler. Bu sayede, SSK'nın daha avantajlı prim gün şartlarından faydalanarak EYT kapsamında emekli olabildiler. Bu geçiş, Bağ-Kur'luların emeklilik hedeflerine ulaşmasında kritik bir strateji haline geldi.
Bağ-Kur Prim Gün Sayılarında Eşitleme Çalışmaları: Yeni Bir Dönem Mi Başlıyor?
Son dönemde, Bağ-Kur'lu küçük esnafın emeklilik prim gün sayısının SSK'lılarla eşitlenmesi yönünde önemli çalışmalar yapılıyor. Mevcut durumda erkek Bağ-Kur'lular için 9000 gün, kadınlar için 7200 gün olan prim şartının, SSK'lılarda olduğu gibi 7200 güne indirilmesi gündemde. Bu düzenlemenin, özellikle berber, bakkal, çiftçi gibi yaklaşık 1 milyon küçük esnafı kapsayacağı ve isteğe bağlı sigortalıları kapsam dışında bırakabileceği belirtiliyor.
Bu prim eşitleme düzenlemesi hayata geçtiğinde, Bağ-Kur'lular için emeklilik şartları büyük ölçüde kolaylaşacak ve birçok kişi 5 yıl daha erken emekli olabilme imkanına kavuşacak. Bu, aynı zamanda "son 3.5 yıl" kuralının önemini de kısmen azaltabilir. Çünkü Bağ-Kur'dan emeklilik şartları SSK'ya yakınlaştığı için, statü değiştirme ihtiyacı azalabilir. Ancak, alınacak emekli aylığı miktarı üzerindeki etkisi nedeniyle yine de son sigortalılık statüsü önemini koruyabilir.
Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar ve Gelecek Beklentisi
Bağ-Kur'dan SSK'ya geçiş yaparken veya emeklilik planlaması yaparken dikkat edilmesi gereken bazı önemli noktalar bulunmaktadır. Öncelikle, 8 Eylül 1999 sonrası ilk kez sigortalı olanlar için durum farklıdır. Bu kişilerde emeklilik, toplam hizmet süresi içinde en çok prim ödenen statüye göre belirlenir. Yani "son 3.5 yıl" kuralı onlar için geçerli değildir. Ayrıca, borçlanmalar (askerlik, doğum borçlanması vb.) son 2520 gün (3.5 yıl) hesabında fiilen çalışılan süreler gibi dikkate alınmaz, ancak bu süreler borçlanma yapılan döneme dahil edilebilir.
Bağ-Kur prim eşitleme düzenlemesi henüz yasalaşmamış olmakla birlikte, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından çalışmaların hızla devam ettiği ve 2025 başında yürürlüğe girebileceği belirtilmektedir. Bu düzenlemenin detayları, kimleri ne şekilde kapsayacağı ve yürürlük tarihi, emeklilik planlaması yapan milyonlarca kişiyi yakından ilgilendirmektedir. Bu nedenle, güncel yasal düzenlemeleri ve resmi duyuruları takip etmek büyük önem taşımaktadır. Emeklilik, karmaşık bir süreç olabileceği için, kişisel durumunuza en uygun kararı vermek adına bir sosyal güvenlik uzmanından veya SGK yetkililerinden danışmanlık almanız her zaman en doğrusu olacaktır. Bu sayede, emeklilik sürecinizi en verimli ve doğru şekilde yönetebilirsiniz.



