Türkiye’de son günlerde yeni anayasa çalışmaları gündemdeki yerini koruyor. HÜDA PAR dışında neredeyse tüm partilerin anayasanın ilk 4 maddesinin değiştirilmemesi gerektiğini belirttiği ya da bu konuda susmayı tercih ettikleri görülürken HÜDA PAR özgürlükçü bir bakış açısıyla gelecek nesillerin iradesine ipotek konulamayacağını belirterek anayasada değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif dahi edilemez şeklinde hiçbir maddenin bulunmaması gerektiğini belirtiyor.
HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, anayasanın 4'üncü maddesi kaldırılmadan anayasanın yeni anayasa olmayacağını belirtirken diğer partiler milliyetçi hatta ırkçı söylemlerle buna karşı çıkıyor.
Zekeriya Yapıcıoğlu, sunuculuğunu Hêvidar Zana'nın yaptığı Rudaw Kuzey Bülteni'nin konuğu oldu.
Sunucu Hêvidar Zana ve HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun Kürtçe yaptığı röportajın Türkçe çevirisi şu şekilde:
Rudaw: Sayın Zekeriya Yapıcıoğlu, Rudaw programına hoş geldiniz. Hemen anayasanın 4. maddesinden başlayacağım. Bu konuda neden bu kadar ısrarcısınız? Anayasanın diğer maddelerini beğeniyor musunuz?
Zekeriya Yapıcıoğlu: Anayasanın diğer maddelerini beğenmiyoruz. Bu anayasa 1982 yılında yapılmıştır ve bir askeri darbe anayasasıdır. Askeri darbeyi tartışmak istedik. Bütün siyasi partiler bu anayasaya karşı hoşnutsuzluklarını defalarca dile getirdiler. Bu anayasayla ilgili onlarca yıldır tartışmalar yapılıyor.
Bunu tartışıp bu anayasanın ne olduğunun öğrenilmesini istedik. Anayasayı değiştirme ve oluşturma hakkı kimdedir? Siyaset bilimine göre, hukuka göre bu tartışmanın yapılmasını istedik.
Biz istedik ki bu tartışma sadece siyasi değil, bilimsel de olsun ama birileri bize saldırdı, hakaret etti. Bize şiddetle saldırdılar. Hiçbir bilimsel ya da politik tartışma olmadı.
Bu saldırı ve hakaretler ne siyasi ne de bilimseldi. Bugüne kadar yaptıklarını gündeme getirdiler ve bu tartışmaların önüne geçmek istediler. Bazıları parlamentonun anayasayı değiştirmeye, yeni anayasa yapmaya hakkı olmadığını söylüyor.
Şimdi anayasanın 4. maddesine dikkat çektik. 4. maddeye göre hiç kimsenin anayasanın mevcut üç maddesini değiştirme hakkı yoktur.
Bunu değiştirme hakkının kimde olduğunu tartışmak istedik. Konuştuk ve konuyu gündeme getirdik.
CHP'nin ve birçok çevrenin başında bize 'bu konuda konuşma hakkı yoktur, bu konuda konuşmamalısınız' dediler, siyaset bilimine göre, hukuk bilimine göre anayasa değişikliği doğrudur.
Parlamentonun anayasayı değiştirme, parlamentonun da yeni anayasa yazma hakkı vardır.
Bir milletvekili olarak anayasa değişikliğine engel olan noktaları tartışmak istedim, özellikle 4. maddeyi tartışmak istedim. 4. madde aynı zamanda tartışmaları ve değişiklikleri de engeller.
Ben bunu söyledikten sonra saldırılar başladı. Parlamentonun anayasayı değiştirme hakkı olup olmadığını anlayamadılar. Artık durum öyle bir hale geldi tartışma ortamı ortadan kalktı.
"Parlamento her renkteki, her fikirdeki siyasi partiyi, haklarını korumalıdır" diyoruz.
Parlamentonun anayasada bazı değişiklikler yapma hakkı var mı, yok mu? Meclis yeni anayasa hazırlayabilir mi, hazırlayamaz mı?
Rudaw: Belki bir Kürt olarak bunları söylemenizi istemiyorlar. CHP, MHP ve AK Parti tutumlarını açıkladı. Hala bu isteğinizde ısrar ediyor musunuz?
Zekeriya Yapıcıoğlu: Meclis'in her türlü hakkını koruması gerektiğini söylüyoruz. Parlamentonun anayasada bazı değişiklikler yapma hakkı var mı, yok mu? Meclis yeni anayasa hazırlayabilir mi, hazırlayamaz mı?
Ya da askerler mi darbe yapıp yeni bir anayasa hazırlamalı? Bu anlaşılmalıdır. Parlamento haklarını koruyamazsa yeni anayasa yapamayacak. Biz sözümüzün arkasındayız. Sözlerimiz devam edecek.
Bu tartışmayı siyasi, bilimsel ve hukuki açıdan sürdürmek istiyoruz. Siyasi ve bilimsel yöntemlerle cevap veremeyenler hakaret etmeye başlıyor.
Ya da hakaret etmeyenler bile, anayasanın 4 maddesinin de Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucuları tarafından 1924 Anayasası'nda uygulandığını ve tüm anayasalarda bulunduğunu söylüyorlar.
Onlara göre bu 4 madde Türkiye'de 100 yıldır anayasada yer alıyor.
Onlara göre bu husus 1924 Anayasası'nda da, 1961 Anayasası'nda da yer alıyordu. Bu doğru değil. Halkın bunu anlaması gerekiyor. 1980 yılında Kenan Evren darbe yaptı, parlamentoyu feshetti, 1961 Anayasasını yürürlükten kaldırdı ve bu mevcut anayasayı kendisi hazırladı.
Kenan Evren anayasanın 4. maddesini kendi kalemiyle yazdı. Kenan Evren'in anayasasının 4. maddesi. Kenan Evren, "İlk 3 maddeyi kimse değiştiremez, değişiklik teklifinde bulunmak yasaktır."
"Askeri darbeyi tartışmak istedik"
Bu anlaşılmalıdır. Biz de Kemalistlere şunu söylüyoruz: 'Kemalist olun, fikriniz size kalsın. Anlayacak kadar bilginiz varsa Mustafa Kemal döneminde anayasada ne gibi değişiklikler yapıldığını bilirsiniz. O savunduğunuz anayasanın 4. maddesi ne CHP dönemi anayasalarında vardı, ne de Mustafa Kemal döneminde. CHP o 4. maddeyi anayasaya koymadı.
"4. Madde Kenan Evren Anayasası'na Aittir"
Ne zaman oldu? 1982 yılında Kenan Evren bizzat darbe yaptı ve anayasayı hazırladı. Askeri cuntanın başıydı. Daha sonra Kenan Evren tutuklanarak yargılandı ve tüm rütbeleri elinden alındı.
Bu maddeyi yazan kişi kurucu irade olarak kabul edilir. Bu bir hatadır ve bu hatanın milletçe anlaşılmasını istiyoruz, Kenan Evren kurucu irade olarak kabul edilmemelidir.
Amacımız bir anayasanın usulüne uygun olarak hazırlanmasını veya değiştirilmesini konuşmaktır.
Rudaw: İslam dininin korunması ve İslam dininin anayasaya yerleştirilmesi konusunda önerileriniz var mı?
Zekeriya Yapıcıoğlu: Anayasanın o milletin inancına aykırı olmamasını, onların inancına uygun olmasını istiyoruz. Anayasa milletlerin inancına aykırı olmamalıdır. Ama biliyoruz ki 100 yıldır anayasanın bazı maddeleri halkın inançlarına saygısızlık, hürmetsizlik, engellemeler barındırıyor.
Anayasada halkın inancına aykırı bazı maddeler ve sözler var, bunların anayasadan çıkarılmasını istiyoruz.
Rudaw: Kürt meselesi ve Kürt meselesinin çözümü anayasada nasıl olacak? Genel haklar bölümünde mi belirteceksiniz?
Zekeriya Yapıcıoğlu: Aslında parti programımızda açıkça yazdık. Anayasa önerimizi açıkça yazdık ve parti programımızda da yer alıyor. Anayasa hakkındaki görüşümüzü öğrenmek isteyenler programımıza bakabilirler.
Programımıza bakanlar milletlerin hakları konusunda ne söylediğimizi görecektir.
"Türkler gibi Kürtlerin de bu devletin kurucusu olduğunu beyan ediyoruz. Bu topraklarda o milletlerin hakları ne ise Kürtlerin hakları da ne eksik ne fazla öyle olmalıdır.
İnsan hakları gereği dikkat etmeliyiz, bir milletin adı anayasada yer alamaz.
Anayasada milletlerden söz edilecekse Kürtlerin ve Türklerin bu devleti birlikte kurdukları söylenmelidir.
Biz sadece bir milletin isminin anılmasına karşıyız.
İnsani bağlamda herkesin hakları aynı olmalıdır, biz bunu böyle görüyoruz.
Bir kısmının ev sahibi olması, bir kısmının kiracı görülmesi, köle veya başka bir sınıf gibi muameleye tabi tutulması caiz değildir.
RUDAW: Anadil meselesi de henüz statüsü belirlenemeyen konulardan biridir. Kürtçe eğitimin ilkokuldan üniversiteye kadar anayasada yer almasını önerir misiniz?
Zekeriya Yapıcıoğlu: Mevcut anayasa Kürtçe eğitimi engelliyor, çünkü anayasada bu ülkenin dilinin Türkçe olduğu ve Türkçeden başka dilde eğitim verilmediği belirtiliyor.
Ana dilinin önünde bir engel var, sadece Kürtçe değil, Türkiye'de anadilinde eğitim almak isteyen herkesin olmasını istiyoruz. Bu doğal bir haktır ve herkesin hakkıdır.
"Anayasa Bu Şekilde Oldukça Kimse Federalizmden, Özerklikten Söz Edemez"
Rudaw: Anayasanın 66. maddesi de çok ilginç ve bundan çok az bahsediliyor. Buna göre Türkiye sınırları içerisinde bulunan herkes Türktür. O maddeye göre Kürtlerin tamamı Türk'tür. Bu maddenin de değiştirilmesini istiyor musunuz? O zaman Kürt milletinin adı anayasada olacak mı?
Zekeriya Yapıcıoğlu: O yazıda Kürtlerin isminin düzeltilmesi ve yer alması muhtemelen doğru bir yol değildir ve imkansızdır. Neden imkansız? Türkiye'de 20'den fazla farklı millet var. Bu noktada her milletin adını saymak mümkün değildir.
Bu konuda çok tartışıldı, 'Yani Türkiye'de yaşayanlar Türkiye vatandaşıdır' denildi ve kimse bir şey anlamadı. Belki anayasada böyle bir hükmün olmasına gerek yoktur. Bu Türkiye vatandaşlarının isimlerinin belirtilmesine gerek yoktur.
Bu cumhuriyet kurulduğunda 2 temel üzerine kurulmuştu. Biri Türkçülük, diğeri de İslam Karşıtlığıdır.
2 özelliğimiz olduğu için bize saldırıyorlar. Bunlardan biri de Kürtçe konuşmamız. Biz İslamız, sözümüz İslamdır. Bize bu iki nedenden dolayı saldırıyorlar. HDP veya DEM Partisi de bazı anayasa değişikliklerinden bahsediyor.
Biz de özerklik ve federalizm sisteminin tartışılmasını istedik ve söyledik. Bu konunun tartışılmasını, herkesin özgürce konuşmasını, milletin karar vermesini istedik.
Federalizmin ve özerkliğin avantajlarını ve dezavantajlarını herkesin görmesi ve düşünmesi gerekiyor. Herkesin fikrini belirtmesini istedik. Kıyamet koptu. Kıyameti kim kopardı? Bizim bu sözlerimiz üzerine CHP yine kıyameti kopardı. DEM Partisi 'Demokratik Özerkliği ilan ederiz, yöneteceğiz' dedi ama kıyamet neden kopmadı? Çünkü ideolojik olarak birbirlerine yakınlar.
Dediğim gibi 2 özelliğimiz var. Bunlardan biri Kürt olmak, diğeri ise İslami hayatımızdır. Sözlerimiz İslamidir. Böyle olunca da CHP 'Senin söz hakkın yok' diyor, ben sözlerimin arkasındayım ve konuşmaya devam edeceğim.
Milletvekilleri anayasa değişikliğini konuşamıyorsa, siyasi partiler anayasa değişikliği konusunda görüş belirtemiyorsa bu anayasa nasıl değiştirilecek? Anayasayı kim değiştirebilir, buradan başlamamız gerekiyor. Oturup önerilerimizi halkla paylaşmamız gerekiyor.
Rudaw: Sayın Zekeriya Yapıcıoğlu, siz özerklikten bahsettiniz. Yeni anayasada böyle bir değişikliğin hayata geçirilmesi mümkün müdür? HÜDA PAR gibi sizin de anayasaya özerklik maddesi konulması yönünde bir öneriniz olacak mı?
Zekeriya Yapıcıoğlu: 4'üncü maddede anayasanın 3 maddesinin de değiştirilemeyeceği ve değiştirilmesinin teklif edilemeyeceği açıkça belirtiliyor. Bu anayasa böyle olduğu sürece kimse federalizmden, özerklikten söz edemez, anayasanın 66. maddesinden söz edemez. Şu anda Türkiye'de hiç kimse anayasayı değiştirip tartışamaz.
Rudaw: Yeni parlamento döneminde anayasa değişikliği konusunda uzlaşı sağlanacağına ve anayasanın değiştirileceğine inanıyor musunuz?
Zekeriya Yapıcıoğlu: Anayasayı değiştirmek, bazı değişiklikler yapmak mümkün ama kolay değil. Değişiklikler zaten 21 kez yapıldı. Kısmi anayasa değişikliğine gerek yok. Anayasanın genel olarak yapılması gerekiyor. Anayasayı değiştirmenin önünde pek çok zorluk ve engel var.
Bu şekilde yapılacak değişikliklerin halk için çare olmayacağı, sorunlara çözüm olmayacağı açıktır.
Rudaw: Sayın Zekeriya Yapıcıoğlu, konuğumuz olduğunuz için teşekkür ederiz.
(RUDAW)